“İnsanoğlunun yapabilecekleri, düşleyebildikleriyle sınırlıdır.” Arthur Clarke
“Düş gücüne sahip olmak, bilgi sahibi olmaktan daha önemlidir.” Albert Einstein
“Hayatta var olduğu için düşlenen şeyler vardır, bir de düşlendiği için var olacak şeyler.” H. Frederic Blanc
“Yurttaşların bir ulusun bireyleri olmaları bakımından ulusa, ulusunun uygar insanların bir ailesi olması açısından bütün insanlığa karşı bir takım vazifeleri vardır.” Atatürk
“Mutlu bir Dünya için Örnek Toplum (Türkiye)” Programın amacı ve esin kaynağı:
Uygarlığın gelişimi zaman, mekan ve kültürden bağımsız, evrensel değerlere yaraşır bir düşünce ve tutum içinde olmanın artık çağımızın kaçınılmaz bir ihtiyacı olduğunu bizlere gösteriyor. Her türlü ilişki ve işbirliğinde, doğal ve evrensel değerlere göre düşünüp davranmanın bir tercih olmaktan çok, İNSAN olmanın belki de en öncelikli sorumluluğu olduğunu bizlere hatırlatıyor.
Bu temel yaklaşımdan hareketle, hayata ve ilişkilere baktığımızda, bakış açımızın köklü şekilde değiştiğini gördük. Uzlaşma kültürü içinde birlik ve bütünlüğü gözeterek çalışmak, var olan sorunlara kalıcı ve gerçekçi çözümler üretmenin en etkin ve etkili yoludur.
Motivasyonumuzun temel kaynağı; ‘bugünün, bize geçmişten bırakılmış bir miras olmaktan çok gelecekten bırakılmış bir emanet olduğu’ anlayışıdır.
Bu farkındalıktan hareketle;
Bilgelik Güneşi Derneği ve İnsanlık Güneşi Vakfı olarak ’Mutlu Bir Dünya için Örnek Toplum (Türkiye)’ düşünü kurduk. Bu düşü, bugüne, yarına ve hatta insan ömrünü aşan bir geleceğe hizmet edebilmesi niyeti ve umuduyla çalıştık.
Bu ‘düşü‘, anlaşılır kılmak, esin kaynağı olabilmesi ve kullanılıp geliştirilebilmesi için; programı, ‘Örnek İNSAN, Örnek KURUM ve Örnek TOPLUM’ alt çalışmalarına indirgedik. Böylece ‘düşü‘, ‘fikir‘ düzeyine taşıyarak ‘bildirgelere‘ dönüştürmüş olduk.
Niyetimiz; bir grup insanla oluşturulan bu ‘fikri‘ yine çoklu katılımla uygulanabilir ‘program ve/veya proje‘lere dönüştürmektir. Düşüncemiz odur ki, bu ve benzeri ‘düş’ler veya ‘fikirler’ bir grup insana bırakılamayacak kadar büyük ve kapsamlıdır. Bu kapsama ve büyüklüğe yakışan; farklı perspektifleri içerecek şekilde çoğulcu bir katılımla fikirleri projelendirmek ve hayata geçirilmesi konusunda birlikte çalışarak sürecin bir parçası olmaktır. Düş ve düş’ünceler, bu sayede daha etkin ve değer katan ürünlere dönüşür ve birçok kişiyi de içine alacak şekilde büyüyerek gelişir.
Fikirleriyle, çalışmalarıyla ve varlığıyla katkı sağlama niyetinde olan herkesle yeni fikir ve proje geliştirmek ve birlikte gerçekleştirmek dileğiyle …
Programının Amacı:
Doğaya, toplum ve insanlığın gelişimine ve geleceğe değer katan birey ve kurumlardan oluşan barış dolu MUTLU1DÜNYA için hizmet etmektir.
Mutlu bir dünya için örnek toplumların, mutlu bir toplum için örnek insanların, mutlu insanlar için ise örnek kurumların varolması gerektiği anlayışından hareketle çalışmaları yürüttük. Programa temel olacak şekilde öncelikle örnek insanı ve ardından örnek vatandaş, örnek kurum ve örnek toplum‘un nasıl olabileceği üzerinde uzun süre çalıştık. Böylece ‘düşü’. ‘fikre’ dönüştürmeye başladık. Uzun süren çalışmalar sonrasında, ortaya çıkan sonuçları çoklu akıl ve gönül süzgecinden geçirerek birer ‘bildirgeye‘ dönüştürdük. Bu bildirgeleri aşağıdaki temel soruları dikkate alarak oluşturuldu:
- Örnek İNSAN: Kendiyle barışık, düşünce ve davranışlarıyla çevresine değer katan ‘örnek 1 insan’ nasıldır? ’değer katan farkındalık‘ nasıl olur? (2014 – 2015)
- Örnek VATANDAŞ: Bireysel, toplumsal, evrensel hak, özgürlük ve sorumlulukların farkında olan ‘bilinçli ve etkin 1 vatandaş’ nasıldır? ‘değer katan sorumluluk’ nasıl olur? (2018 – 2019)
- Örnek KURUM: Birlikte öğrenme, çalışma ve üretme kültürüne sahip, topluma değer katan ‘örnek 1 kurum’ nasıldır? ‘değer katan hizmet’ nasıl olur? (2015 – 2016)
- Örnek TOPLUM: Evrensel değerleri yaşayan, içinde yaşadığı topluma, insanlığa ve dünyaya karşı kendini sorumlu hisseden, birlik ve bütünlüğüyle değer katan ’örnek 1 toplum (Türkiye)’ nasıldır? ’değer katan kültür‘ nasıl olur? (2016 – 2017)
Ardından içinde yaşadığımız Kadim Anadolu’nun insanlığa verdiği ve vereceği bir mesajı olduğunu düşünerek ‘Anadolu Manifestosu’nu hazırladık. Son olarak ‘yeni bir insanlık anlayışına’ bir davet niteliğinde olan ‘İnsanlık Manifestosu’nu tamamladık ve 19 Mayıs 2021 tarihinde sitemizde yayınladık.
İnsanlık Üniversitesi; tüm çalışmaları için ‘doğmakta olan yeni insanlık anlayışını tanımak, doğurduğu yeni uygarlığı ve uygarlık unsurlarını keşfetmek, okumak, anlamak, anlamlandırmak, tasarlamak ve gerçekleşmelerine katkı sağlamak’ amacıyla bir ‘ana tema’ belirlemiştir. Ayrıca bu ana tema çerçevesinde her bir çalışma dönemi için de birer ‘dönem teması’ belirlenmektedir.
2023 – 2024 Çalışma dönemi için: ‘Geleceği Oluşturma (Teknoloji ve İnsan, Yapay Zeka, Yenilikçi Düşünce Modelleri, Geleceğin Liderliği vb)’ konularını içerecek şekilde bir dönem teması belirledik.
Bu genel anlayış çerçevesinde, insanlığın geleceğini doğru okuyabilmek, doğru düşünüp değerlendirebilmek ve belki de insanlık olarak yine hep birlikte geleceğimizi düşünüp, tasarlamak ve inşaa etmek umuduyla bu konularda farkındalık oluşturmak üzere seminerler düzenlenmektedir. Seminerlere üyelerimizin yanı sıra, konusunda uzman ve önemli çalışmalar yapan kıymetli konuklarımız da çok değerli katkılar sunmaktadır. Dernek ve Vakfın seminer programları rutin olarak her ayın birinci ve üçüncü Çarşamba akşamları (19.30 – 21.30) ve ikinci ve dördüncü Perşembe gündüzleri (14.00 – 15.30) gerçekleştirilmektedir. Programa internet sitemizden ulaşabilirsiniz.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aşağıdaki sözleri tüm çalışmalarımıza esin kaynağını olmuştur:
“Yurttaşların bir ulusun bireyleri olmaları bakımından ulusa, ulusunun uygar insanların bir ailesi olması açısından bütün insanlığa karşı bir takım vazifeleri vardır.” Atatürk (Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri s.386i-39).
“Kimi büyük yaratılışta olanlar vardır ki onlar yalnız bağlı oldukları topluma değil, bütün insanlığa karşı kalplerini ve ruhlarını aynı tutarlar.” Atatürk (M.E.G.S.B., Atatürkçülük, 1. Kitap, sayfa 282)