TEVAZU:

Anadolu’da tevazu; olgunluk ve ağır başlılık ile ortaya çıktığında kibir ve gururun panzehiridir. Her şeyden önce nefsini aşağıya, yere alması, nefsinin onu yönetmesine olanak sağlamamasıdır. Nefsi alçaldıkça gönlünün yüceleceğini bilme bilgeliğidir. Kendi dâhil insanı, insanın değerini bilmesi, farkında olması ve bunu abartısız yaşamasıdır. Anadolu da tevazu; övgüye de yergiye de, varlığa da yokluğa da eşit mesafede olma erdemidir. Kendini bir, eşit, yerini, düzeyini bilmektir. Olduğu gibi olmaktır. Anadoluda tevazunun sembolü ‘topraktır’ ve bir Anadolu bilgesinin “tevazuda toprak gibi ol” sözü bu toprakların sözüdür. Anadolu’da tevazu tüm canlılarla birlikte değerli olduğunu bilmektir. Bu toprağın insanına; kendine, insana, doğaya, varoluşa saygıyı ve yerini her an hatırlatır.